Ülkemizde ve dünyada uzun süredir Endüstri 4.0'ı konuştuk. Dijital teknolojiler, üretim-değer zincirlerine farklı kanallardan dâhil oldu ve bu zincirler dijital teknolojilerle yeniden şekillenmeye başladı. Böylece sanayide verimlilik dönüşümünün sağlanması hedefine ulaşmak için bilgi ve iletişim teknolojilerini amaçtan çok araç olarak kullanmayı benimsedik.

Yeni sanayi devrimi için ilk işaretler, 2019 ve 2020'li yıllarda paylaşıldı. Avrupa Birliği, Sanayi 5.0 kavramını ve strateji planını ilk defa 7 Ocak 2021'de kamuoyuna açıkladı.

Sanayi 5.0’ı, insanı odağına alan ve sürdürülebilir endüstriyel hayata geçiş için yeşil-temiz-döngüsel kavramlarının merkezde olduğu dijital teknolojilerle dönüşüm olarak özetleyebiliriz.

Endüstri 4.0'da dijital teknolojilerle dönüşerek verimlilik artışlarından bahsederken, Sanayi 5.0'da konu genişliyor, sürdürülebilir verimlilik dönüşümüne gidiyor. Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilir kalkınma amaçları ön plana çıkıyor ve merkezde Avrupa Yeşil Mutabakat konumlanıyor. Yeni stratejiler ve yol haritaları, yeşil dönüşüm etrafında şekilleniyor.

Yeni dönem sanayi politikalarının sınırlarını çizen birkaç anahtar kelime var: Sürdürülebilirlik, verimlilik, inovasyon, optimizasyon, yeşil teknolojiler ve yine dijitalleşme.

Geleneksel sanayi politikaları ekonomik büyümeyi verimlilik artışları vasıtasıyla oluştururken, yeni normalde değişen dönüşen dünyada artık tek odak verimlilik ve büyüme değil. Sürdürülebilirlik, yeni bir parametre olarak bu çerçevenin içine yerleşiyor. Optimize etmek, akıllı sistemler kurgulamak, inovasyon kültürü oluşturmak, karbondan arınmak, atıkları azaltmak kısaca sürdürülebilirliğe katkı sağlayarak verimlilik artışlarını gerçekleştirmek, sanayide yeşil dönüşüm politikasının temelini oluşturuyor.

Artık ekonomi ve ekolojiyi beraber düşünmek zorundayız. Gelecek günlerde ülke, kurum ve kuruluşların performans kriterlerine çevresel performans kriterleri de girecek.

Aslında Endüstri 5.0’ı, Endüstri 4.0'dan ayırmadan biri diğerinin tamamlayıcı bir strateji olarak görmeli.

Sanayi 5.0’a hızlı adaptasyon; şirketlerin, sektörlerin, ülkelerin rekabet güçlerini koruyabilmelerinin ana bileşenleri. Dolayısı ile bu yeni sanayi stratejisinin sürdürülebilir bir dünya için önemi büyük.

Pandemi döneminde yaşanan ekonomik şoklara daha dayanıklı sektörler oluşturabilmek de, Sanayi 5.0'ın beklentileri arasında.

 

Aslında Sanayi 5.0’ın temelini oluşturan, dijital ve yeşil ikiz dönüşüm teknolojileri. Aşağıda temel teknoloji alanlarını sıralamak mümkün:

-Veri depolama ve veri analitiğinin yapılması.

-Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji teknolojileri.

-Dijital ikiz ve simülasyon teknolojileri.

-Robotik, hiper otomasyon.

-AR, VR gibi teknolojiler.

-Malzeme teknolojileri.

-Derin teknolojiler (Bilimsel araştırma ve teknolojilere dayanan, laboratuvardan beslenen, daha kompleks ve uzun Ar-Ge süreçleri ve araştırma altyapıları gerektiren teknolojiler.)

-Geliştirilmiş görüntü işleme sistemleri.

-Akıllı bağlantılı otonom sistemler.

-İleri makine öğrenmesi ve yapay zeka ve insan zekası bağlantıları olarak geliştirilen teknolojiler

-Bioçeşitlilik ve endüstriyel bioteknolojiler.

-Blokzincir.

-Web3.

 

Sanayi 5.0'da yaşam bilimleriyle bilgisayar bilimlerinin birlikteliği vurgulanıyor. Bu bütünsel yaklaşım içinde stratejisi ve sistematiği olan tam bir inovasyon yaklaşımı öne çıkıyor.

Endüstri 5.0’ın felsefesini, özünü ve ruhunu anlayıp ülkelerin teknoloji altyapısına, beşeri sermayesine uygun sanayi politikası, ekonomi programları ve yol haritası hazırlanmalı. Endüstri 5.0, sürdürülebilir bir dünya için zorunluluk. Kısa-orta-uzun vade planlamalar doğru yapılıp farklı sektörlerde rekabet gücünü artırıcı, onları geleceğe hazırlayan bir kurgu oluşturmak gerekiyor.

Bu konuda da her konuda olduğu gibi ‘Kendimize İnanıyor Ülkemize Güveniyoruz.’