Covid-19 salgını bir yılını geride bırakmış olmasına rağmen tüm dünya genelinde yaygınlaşan üçüncü dalgası ile hem küresel ekonomiyi hem de Türkiye ekonomisini etkilemeye devam ediyor. Bu çerçevede yakın dönem ekonomik beklentileri değerlendirelim.

  1. Dünyada üçüncü dalga ve kapatmalar

Küresel ölçekte bir yandan aşılama faaliyetleri hızlanıyor, diğer yandan ise salgında üçüncü dalga yaşanıyor. Çok sayıda aşının kullanımı, aşılamanın yaygınlaşması ve aşıların bağışıklık sağlama başarıları olumlu gelişmeler olarak kaydediliyor. Ancak diğer yandan salgının üçüncü dalgası hızla kuvvetleniyor. Başta Avrupa olmak üzere ülkeler tam kapatma dahil kısıtlama önlemlerine geri dönüyor. Nisan-Mayıs ayları muhtemelen üçüncü dalganın etkisi altında ve artan kısıtlamalar ile geçecekken, daha sonrası için ümit aşılamada olacak.

  1. ABD destek paketleri dünya ekonomisine ümit veriyor

ABD’de açıklanan destek paketleri dünya ekonomisi için ümit veriyor. 1.9 trilyon dolar tutarındaki destek paketinin kabul edilmesinin ardından 2.2 trilyon dolarlık altyapı destek paketi de kısa zamanda hayata geçecek. Destek paketleri ile 2021 yılında ABD için büyüme beklentileri yüzde 6’nın da üzerine çıkarken, ABD paketleri dolaylı olarak dünya ekonomisinin büyümesini de destekleyecek. Dünya ekonomisi için de 2021 büyüme beklentileri yüzde 5’in üzerine güncelleniyor. Salgına rağmen büyüme beklentileri artarken enflasyon ve faiz artışları da belirleyici olmaya başladı.

  1. Dünya sanayi üretiminde ve ihracatta zirveler yaşanıyor

Dünya ekonomisinde hızlı büyüme beklentisi ile ortaya çıkacak talep artışına yönelik olarak sanayi üretiminde ve ihracatta rekor seviyelere ulaşılıyor. ABD’de sanayi PMI verisi 64.7 ile 1983 yılından bu yana en yüksek seviyesine çıktı. Euro bölgesinde sanayi PMI 62.5 oldu. Sanayi malı ihracatında da hızlı artış yaşanıyor. Dünya Ticaret Örgütü, 2021 yılı dünya ihracat büyüme beklentisini yüzde 12’ye çıkardı. Salgının üçüncü dalgası, artan hammadde fiyatları, girdi teminindeki zorluklar ve yüksek navlun fiyatlarına rağmen sanayi üretimi ve ihracatta yüksek performans sürecek.

  1. Dolar güçleniyor, yüksek emtia fiyatları korunuyor

ABD’de açıklanan destek paketleri ile büyüme hızlanmakta olup enflasyonda artış beklentileri de güçleniyor. Buna bağlı olarak ABD tahvil faizleri de yükseliyor ve bu ABD dolarını güçlendiriyor. Bu eğilim, muhtemelen yılın son aylarına kadar sürecek. Diğer yandan, dünya ekonomisinde artan büyüme beklentileri emtia talebinde artış getiriyor ve bu da emtia fiyatlarında artışa yol açıyor. Yüksek emtia fiyatları, en azından Nisan-Mayıs aylarında da korunacak. Özellikle metal ve gıda fiyatları yüksek seviyelerinde kalacak.

  1. Türkiye ekonomisinde iktisadi faaliyetler üç unsurdan etkileniyor

İlk olarak, yeni kapatma ve kısıtlamalar iktisadi faaliyetler üzerinde özellikle hizmetler, perakende ve inşaat sektörü üzerinde yavaşlatıcı etkiler yapacak. Bu sektörlerde faaliyet gösteren firmaların ve çalışanların yeni destek ihtiyaçları artıyor. Yeniden yapılandırma ödemeleri, kredi geri ödemeleri ve gelirlerdeki düşüşler ile firmaların mali yapılarında sıkıntılar yaşanıyor ve yaşanacak. Merkez Bankası başkanının değişimi ile Türk Lirası’nda yine önemli bir değer kaybı ile kredi faizlerinde artışlar yaşanıyor. Kurlardaki ve faizlerdeki artışlar da firmaların mali yapılarını olumsuz etkilemeye devam edecek. Firmalar, diğer yandan yükselen girdi fiyatları ile oluşan maliyet artışları ile karşı karşıya. Firmalarda net işletme sermayesi açıkları oluşuyor. Üçüncü olarak ise yurt içinde ve yurt dışında girdi temininde yaşanan zorluklar, yüksek yurt içi ve yurt dışı navlun fiyatları, konteyner sıkıntıları gibi reel sektörün kendi dinamiklerinden kaynaklanan sorunlar da sürecek. Bu çerçevede Nisan-Mayıs aylarında iktisadi faaliyetlerin genelinde bir yavaşlama olacağı bekleniyor.

Son söz: Salgın; ekonomilerde sıkıntılar, riskler ve fırsatlar yaratmaya ve aynı zamanda reel sektör için kamu desteklerinin sürmesi kritik olmaya devam ediyor.