Günümüzde internetin hızla yayılması ve sosyal medyanın güçlenmesiyle birlikte, alışveriş deneyimi de büyük bir dönüşüm geçiriyor. 1990’lı yıllarda internetin popüler hale gelmesiyle birlikte, e-ticaretin ilk temellerinin atıldığına şahit olduk. İnternet üzerinden yapılan bu ticaret, şirketlerin ürün ve hizmetlerini çevrimiçi olarak sunmasını ve müşterilerin bu ürünleri satın almasını sağladı. Günümüzd, çevrimiçi mağazalar, sanal alışveriş sepetleri ve güvenli ödeme yöntemleri gibi özelliklerin geliştirilmesiyle e-ticaret yeni alt kırılımları ile hızla büyümektedir. Mobil cihazların yaygınlaşmasıyla birlikte, e-ticaretin mobil ticaret olarak bilinen bir alt dalı ortaya çıkmıştır. Mobil ticaret, akıllı telefonlar ve tabletler aracılığıyla yapılan alışverişi ifade eder. Mobil uygulamalar, mobil ödeme sistemleri ve duyarlı tasarım gibi faktörler, kullanıcıların mobil cihazlarından kolayca alışveriş yapmalarına olanak tanıdı.

İnternet, teknoloji ve lojistik sistemlerin gelişimi, şirketlere farklı ülkelerdeki müşterilere doğrudan erişim imkanı sunmaya başladığında ise, sınır ötesi e-ticaret (e-ihracat ) kavramı gündeme geldi. Yenilikçi bir kategori olarak hayatımıza giren sosyal ticaret (social commerce) ise geleneksel e-ticaretin sosyal medya ve topluluk tabanlı etkileşimlerle birleştirilmesiyle ortaya çıkan bir kavramdır. Bu makalede, sosyal ticaretin ne olduğunu ne olmadığını ve günümüzdeki trendleri ele almak istedik

Sosyal ticaret, sosyal medya platformlarının ve topluluk tabanlı etkileşimlerin kullanıldığı bir alışveriş deneyimidir. Geleneksel e-ticaretten farklı olarak, sosyal ticaret müşterilerin ürünleri paylaşmasını, inceleme yapabilmesini, yorum yapmasını, beğenmesini ve sosyal ağlar aracılığıyla diğer kullanıcılarla etkileşimde bulunmasını teşvik eder. Bu etkileşimlerin, satın alma kararlarını etkileme potansiyeli vardır. Bu sayede sosyal ticaret, kullanıcıların alışveriş deneyimini daha kişiselleştirilmiş ve topluluk tabanlı hale getirir. Ayrıca sosyal medya platformlarındaki büyük kullanıcı trafiğinden yararlanarak markaların ve satıcıların daha geniş bir kitleye ulaşmasını ve potansiyel müşterileri çekmesini sağlamaktadır. Sosyal ticaretin markaların farklı stratejiler kullanarak müşteri bağlılığını artırmasına ve satışları artırmasına olanak tanıyan bazı alt kırılımları bulunmaktadır:

Sosyal Medya Mağazaları: Sosyal medya platformlarında yer alan özel mağazalardır. Markalar, sosyal medya hesapları üzerinden ürünlerini sergileyebilir ve doğrudan satış yapabilir. Müşteriler, sosyal medya platformları üzerinden alışveriş yapabilir ve ödeme işlemlerini tamamlayabilir. Örnek olarak, Facebook ticari perakende mağaza sayfaları, Youtube, Twitter satın alma düğmeleri ve Pinterest satın alınabilir pin’leri, kullanıcıların platformdan ayrılmadan göz atmalarına ve alışveriş yapmalarına olanak tanıyan sosyal ticaret platformlarına örnek olarak gösterilebilir.

İçerik Pazarlaması: İçerik üretimi ve paylaşımı yoluyla ürün veya hizmet satışını hedefler. Markalar, ilgi çekici içerikler oluşturarak potansiyel müşterilerin dikkatini çeker ve onları ürünleri satın almaya yönlendirir. İçerik pazarlaması, blog yazıları, video içerikler, sosyal medya gönderileri ve podcast’ler gibi çeşitli formatlarda gerçekleştirilebilir.

İnceleme ve Yorum Platformları: Bu tür sosyal ticaret, kullanıcıların ürünleri inceleyebileceği ve yorum yapabileceği platformları ifade eder. Kullanıcılar, deneyimlerini paylaşarak diğer kullanıcılara ürünler hakkında gerçek geri bildirimlerde bulunur. Bu geri bildirimler, potansiyel müşterilerin satın alma kararlarını etkileyebilir. İnceleme ve yorum platformları, bağımsız web siteleri, forumlar ve sosyal medya grupları gibi ortamlarda oluşturulabilir.

Influencer Pazarlaması: Sosyal medya influencer’larını kullanarak ürün veya hizmetlerin tanıtımını içerir. Markalar, popüler sosyal medya kişiliklerini işbirliği yapmaya davet eder ve onların takipçilerine ürünleri önerir. Influencer’lar, ürünleri kullanarak deneyimlerini paylaşır veya marka tarafından sunulan indirim veya promosyon kodlarını takipçilerine sunar.

Topluluk Tabanlı Satış Platformları: Kullanıcılar, bu platformlarda kendi ürünlerini listeleyebilir ve satış yapabilir. Diğer kullanıcılar, bu ürünleri inceleyebilir, ürünlerle ilgili sorular sorup yorum yapabilir ve satın alabilir. Topluluk tabanlı satış platformları, genellikle belirli bir nişe veya ilgi alanına odaklanan kullanıcı topluluklarını bir araya getirir.

Yukarıda bahsettiğimiz modellerin tümünde sosyal ticaret platformları, markaların ve satıcıların canlı yayınlar yapmasına, ürünlerini tanıtmasına ve etkileşimde bulunmasına olanak tanır. Bu sayede müşterilerin gerçek zamanlı olarak ürünleri görmelerini ve satın alma işlemini daha kişisel hale getirmelerini sağlanır. Böylelikle, artan müşteri etkileşimi ile müşterilerin birbirleriyle etkileşimde bulunmasını ve ürünler hakkında gerçek kullanıcı deneyimleri paylaşmasını teşvik eder. Pazarlama açısından bakıldığında, sosyal medya müşteri sadakati ve marka bilinirliği açısından önemli bir avantaj sağlarken, kişiselleştirilmiş alışveriş deneyimi ile müşterilere kişiselleştirilmiş ürün önerileri sunarak, müşterilerin ihtiyaçlarına ve tercihlerine daha uygun ürünler bulmalarını ve alışveriş deneyimini daha tatmin edici hale getirmektedir.

Genel olarak, sosyal ticaret, işletmelere tüketicilerle doğrudan etkileşim kurmak için benzersiz fırsatlar sunarken aynı zamanda geleneksel reklamcılık yöntemlerinden daha ucuz bir fiyat noktasında satış dönüşümlerini artırır. İşletmeler, sosyal ticareti etkin bir şekilde kullandığında hedef kitlelerini büyütebilir, müşteri katılımını artırabilir ve uzun vadeli marka sadakati oluşturabilir. Özellikle küçük işletmelerin avantaj sahibi olduğu s-ticaret alanı ile e-ticaret altyapınızı birleştirerek sosyal medya hesabınız aracılığıyla ürünlerinizi satabilirsiniz. Ancak Bir sosyal ticaret stratejisi uygulamak, işletmeler için bazen zorlayıcı olabilir. Örnek vermek gerekirse:

• Doğru sosyal medya platformlarını seçmek: Mevcut çok sayıda sosyal medya platformuyla işletmeler, hedef kitleleri ve ürünleri için en etkili olanları seçmekte zorlanabilirler.

• Bir sosyal ticaret stratejisinin başarısını ölçmek, kritik öneme sahiptir. Doğru raporları almak ve trendlere uyumlu hareket ederek reklam bütçelerini yönetmek gerekir.

• Müşteri katılımını teşvik etme: Sosyal ticaret, işletmeler ve müşteriler arasındaki iki yönlü iletişime dayanır ve müşteri katılımını teşvik etmek, bu tür etkileşime alışık olmayan işletmeler için zor olabilir.

• Müşterilerle güven inşa etmek: Sosyal ticaret, işletmelerin müşterileriyle güven inşa etmesini gerektirir; bu, sosyal medyada yeni olanlar veya olumsuz bir itibara sahip olanlar için zorlayıcı olabilir.

• Envanteri ve sipariş karşılamayı yönetme: Sosyal ticaret, işletmelerin envanterlerini ve sipariş karşılamayı etkin bir şekilde yönetmelerini gerektirmektedir.

Girişimciler ve işletmelerin bu zorlukları anlayarak ve bunların üstesinden gelmek için stratejiler geliştirerek, bir sosyal ticaret stratejisini başarıyla uygulayabilir ve bu büyüyen trendin avantajlarından yararlanabilirler. Mevcut rekabetçi pazar dinamikleri, bir işletmenin potansiyel alıcısını anlamasını gerektirir. Müşterileri ürünlerinizi satın almaya zorlamanın sırrı, ürününüzün onun beklentilerini nasıl karşılayabildiğini ona göstermektir.

Sonuç olarak; sosyal ticaret, geleneksel alışveriş deneyimini sosyal medya ve topluluk tabanlı etkileşimlerle birleştirerek yenilikçi bir yaklaşım sunmaktadır. Müşteri etkileşimini artırması, kişiselleştirilmiş deneyim sunması ve sosyal medya trafiğinden yararlanması gibi avantajlarıyla giderek daha popüler hale gelmektedir. Diğer taraftan teknolojik gelişmelerle birlikte daha da heyecan verici bir hâl alacaktır. Özellikle artırılmış gerçeklik (AR) ve sanal gerçeklik (VR) teknolojileri, sosyal ticaret deneyimini daha etkileşimli ve görsel hale getirebilir.

Müşteriler, ürünleri sanal olarak deneyebilir veya AR teknolojisiyle gerçek dünya ortamında ürünleri inceleyebilir. Günümüzde birçok işletme, satışlarını gerçekleştirmek için kendi web siteleri üzerinden e-ticaret faaliyetleri yürütüyor. Ancak değişen tüketim alışkanlıklarıyla birlikte, sadece bir web sitesine sahip olmak yeterli olmaktan çıkmış durumda. Biraz da rakamlara göz atmakta fayda var. Statista’da çalışmasında yer alan ‘Nisan 2023 itibarıyla dünya çapında internet ve sosyal medya kullanıcılarının sayısı’ verilerine göre yerküremizde internet kullanıcılarının sayısı 5,18 milyar (dünya nüfusunun yüzde 64,6’sı) ve bu toplamın 4,8 milyarı başka bir deyişle dünya nüfusunun yüzde 59,9’u sosyal medya kullanıcısıdır. Aynı şekilde wearesocial.com Ocak 2023 raporuna göre Türkiye’de nüfusun yüzde 83,4’ü internet kullanıcısıyken toplam nüfusun yüzde 95,4’ü mobil bağlantı sahibi ve yüzde 73,1’i aktif olarak sosyal medya kullanmaktadır.

Tüm bunlar biraz karmaşık görünebilir, güzel haber şu ki, BTSO 70. Meslek Komitesi olarak, e-ticaret sektörüne yönelik olarak düzenli olarak planladığımız olarak yeni eğitimler, seminerler ve etkinlikler içine sosyal ticaret ile ilgili programlar ekleyerek üyelerimizin her konusunda bilgi sahibi olmaları ve sektördeki gelişmeleri takip etmeleri hedefliyoruz.

Alıntılar:

[1] https://econsultancy.com/three-fundamentals-social-commerce-strategy/

[2] https://www.marketingtutor.net/ social-commerce/ 

[3] https://flow.space/blog/ benefits-of-social-commerce/

[4] https://www.techtarget.com/searchcustomerexperience/definition/ social-commerce

[5] https://www.pixlee.com/ blog/5-business-benefits-of-social-commerce

[6] https://www.shopify.com/enterprise/ social-commerce-strategy